بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيم
أَجْمَعِينَ وَصَحْبِهِ وَآلِهِ مُحَمَّدٍ سَيِّدِناَ عَلىَ وَالسَّلاَمُ وَالصَّلاَةُ الْعَالَمِينَ رَبِّ لِلّهِ اَلْحَمْدُ
UMRENİN FAZİLET VE ÖNEMİ
Umre, lugatta ziyaret manasınadır. Din deyiminde: "Kâbe-i Muazzama'yı tavaftan ve Safa ile Merve denilen iki yer arasında sa'y etmekten (koşar gibi gidip gelmekten) ibarettir. Bunun için belli bir zaman yoktur. Senenin her mevsiminde yapılabilir. Yalnız Arefe günü ile Kurban bayramının dört gününde yapılması mekruhtur. Ramazan ayında yapılması mendubdur.
Umre, müekked bir sünnettir. Bunu yapan kimseye "Mûtemir" denir. Umre, İmam Malik'e göre de bir müekked sünnettir. Fakat İmam Şafiî'ye göre, ömürde bir defa hemen yerine getirilmesi gerekmeyen bir farz-ı ayndır. Hanbelî'lere göre, hemen yerine getirilmesi gereken bir farzdır.
Evinden ayrılıp, mübarek beldeleri hac veya umre için ziyaret, insanın Yaratıcısı’na olan sevgisine işarettir. Müminin sevdiği her şeyini, vatanını, evini, ailesini, ana-babasını bir mukaddes gaye için terk edip, bu çileli ve zahmetli ama kudsi yolculuğa çıkabilmesi, ancak ondaki muhabbetullah duygusunu ifade eder.
Umrenin Fazileti
Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın!...”
Resulullah Efendimiz (s.a.v), Kâbe’ye gitmeye niyet edip evinden çıkan bir kimse hakkında şöyle buyurmuştur: “Bineğinin atmış olduğu her adım için ona bir iyilik verilir ve bir günahı da silinir”
devamı >>>